top of page
Ara
  • Yazarın fotoğrafıPınar Ege

DİL VE KONUŞMA BOZUKLUKLARI NEDİR?

Güncelleme tarihi: 30 Eki 2020



İletişim bozukluklarını kavramları ve sözel ve sözel olmayan ve yazılı sembol sistemlerini alma, gönderme, işlemleme ve anlama becerilerinde aksaklık olarak tanımlarız.

Bu aksaklıklar çok hafiften çok ağıra kadar uzanabilir. Çocukluktan başlayabildikleri gibi sonradan, ileri yaşlarda kazalar, yaralanmalar, inme vb. sonucu da edinilmiş de olabilir. İletişim bozuklukları temel sorun olabildiği kadar başka engel durumlarına eşlik de edebilir. Diğer bir deyişle, kişide yalnızca dil ve/veya konuşma sorunu da olabilir veya otizm, zihin engeli, işitme problemleri veya genetik sendromlara gibi nedenlere bağlı olarak da dil ve konuşma sorunları görülebilir.


Çocuklar annelerinin seslerini ve diğer sesleri anne karnındayken duymaya başlarlar. Doğumdan sonra da isteklerini ağlama yoluyla iletirler; ve iletişim böylece başlar. Bu iletişim, anne-babanın çocuğun iletişim çabalarına doğru ve yerinde tepkiler vermeleri sayesine gelişir ve dil ve konuşmanın temellerini oluşturur.


Sözel iletişimde dil kurallar bilgisi olarak tanımlanabilir. Dilin kuralları ise beş ayrı grupta toplanır: Dildeki seslerin oluşturulması ve kullanımlarını ilgilendiren kurallar bilgisi (fonoloji); kavramlar, sözcükler ve cümlelerin anlamları bilgisi (semantik); sözcükleri oluşturan alt yapıların (takıların) bilinmesi ve kullanılmaları bilgisi (morfoloji); cümleleri oluşturan birimlerin bir arada kullanılmalarını ilgilendiren kurallar bilgisi ve bütün bunların toplumca, içinde bulunulan duruma göre kullanılmalarını ilgilendiren kurallar bilgisi (pragmatik).


Sözel iletişimde konuşma ise kurallarına uygun olarak zihinde üretilen dilin konuşma organlarını kullanarak işitilebilir hale getirilmesidir. Konuşma motor bir beceridir; hareket gerektirir.


İletişim bozuklukları ise yukarıda belirtilen tanımlara göre dil bozuklukları ve konuşma bozuklukları diye iki temel grupta incelenebilir:


Dil Bozuklukları: Dildeki sesleri ve sözcükleri, takıları öğrenmede ve kullanmada güçlükler, cümle kurmada ve anlamada yetersizlikler, öğrenilenleri iletişim ortamlarında doğru, yerinde ve uygun biçimlerde kullanamama, önceden var olan bu becerileri sonradan kaybetme gibi sorunlar.


Konuşma Bozuklukları: Kekemelik (konuşmanın akışında bozukluklar), ses bozuklukları (sesin aşırı tiz veya bas üretilmesi, kısık, boğuk, çatlak ses, ses tellerinde felç, nodüller, polipler ve diğer yapısal sorunlar, ses teli ameliyatları sonrası sorunlar, vb.), artikülasyon bozuklukları (ağız ve burun boşluğundaki yapısal veya nörolojik nedenler, yani, yarık dudak damak, pelteklik, cerebral palsy, inme, tümörler gibi nedenlere bağlı olarak dildeki sesleri doğru üretememe) biçiminde kendisini gösterebilir. Buna yutma sorunlarını da eklemek gerekir.


Bir bireyde yukarıda bahsedilen bozuklukların biri veya birden fazlası bir arada bulunabilir. Örneğin, takılma şikâyeti ile başvuran bir çocukta dil ve/veya fonolojik bozukluk belirlenebilir. İnme sonucu dil becerilerinde sorun olan bir yetişkinde aynı zamanda konuşma organlarının hareketi ile ilgili sorunlar (dizartri) de bulunması olağandır.


Bütün bu sorunlar kapsamlı bir değerlendirme sonucunda rahatlıkla belirlenebilir.


335 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör
bottom of page